Devalüasyon Nedir, Devalüasyon Olursa Ne Olur?

Devalüasyon, ekonomiyi yakından takip eden kişiler tarafından en çok merak edilen konuların başında gelir. Ülkeler arası para politikası araçlarından biri olan devalüasyon, bir ülkenin ticareti ve ekonomisi için önemli bir kavramdır. Devalüasyon nedir, olursa ne olur gibi tüm detaylara, gelin birlikte bir bakalım.

Devalüasyon Nedir?

Devalüasyon nedir, kısaca, bir devletin resmi para biriminin dünyadaki diğer ülke para birimleri karşısında değer kaybetmesidir, şeklinde açıklanabilir. Devalüasyon nedir sorusunun cevabı başka bir deyişle, ülkenin resmi parasının dış satın alma gücünün düşürülmesidir. Değer düşümü olarak da adlandırılan devalüasyon, bir ülkenin hükümeti ya da merkez bankası tarafından kullanılan bir araçtır. 

Devalüasyon, sabit ya da yarı sabit kur rejimi ile yönetilen ülkelerin zaman zaman başvurduğu para politikasıdır. Ekonomik dengesizlikleri düzeltmek ve ihracatı teşvik etmek amacıyla uygulanır. Devalüasyon kavramı, “revalüasyon” işleminin tam tersidir. Revalüasyon ise bir ülkenin resmi para biriminin diğer ülke para birimleri karşısındaki değerinin artırılması olarak açıklanabilir. Peki devalüasyon olursa ne olur? İşte detaylar.

Devalüasyon Olursa Ne Olur?

Devalüasyonun pek çok ekonomik etkisi bulunur. İlk olarak, ülkenin para birimi değeri düştüğü için ihracat daha rekabetçi hale gelir, çünkü ihracat malları diğer ülkelere göre daha ucuz olur. Buna karşılık, ithalat maliyetleri yükselir ve ithal ürünler pahalı hale gelir. Bu durum yerli üreticileri destekleyerek, iç pazarda yerli ürün tüketimini artırır. Ancak ithal ürün fiyatlarının artması ülkede enflasyonist baskıya neden olabilir. Bu baskı yerli üreticilerin maliyetlerinin artmasına ve dolayısıyla fiyatların yükselmesine yol açar. Döviz cinsinden dış borcu olan ülkelerde borç yükü artar. Öte yandan artan ihracat döviz girişini artırarak borç ödemelerini kolaylaştırabilir. 

Peki devalüasyon olursa ülke yönetimleri ne yapmalı? Elbette ekonomik dengeyi sağlamak için bir dizi önlem alınması gerekir. Bu süreçte hükümet ve merkez bankası, enflasyonu kontrol altına almak için sıkı para politikaları uygular. Faiz oranlarının artırılması, kamu harcamalarının dikkatli yönetilmesi gibi önlemler ülkedeki enflasyonist baskıları hafifletebilir. İhracatı teşvik eden ve ithalata bağımlılığı minimuma indiren stratejiler uygulanarak yerli üretim desteklenebilir. Tüm bu önlemler ekonomik dengeyi korumak ve devalüasyonun olumsuz etkilerini en aza indirmek için büyük önem taşır. 

Devalüasyon Nasıl Yapılır?

Devalüasyon nasıl yapılır sorusuna cevap vermek gerekirse, sabit kur sisteminin uygulandığı veya kurların belli bir istikrar içerisinde olduğu durumlardan bahsetmek gerekir. Bir ülkenin toplam ithalatı, toplam ihracatından fazla ise hükümetler ithalatı azaltmak ve ihracatı artırmak için devalüasyona başvurabilir. Bu sayede ülke ekonomisinin dengelenmesi hedeflenir. Devalüasyon, yerli malların fiyatlarını yabancı piyasalarda daha rekabetçi hale getirerek ihracatı teşvik etmeyi amaçlar. İthal malların fiyatlarını artırarak iç piyasada yerli üretimi destekler. Bu uygulama döviz rezervlerinin korunmasına ve dış ticaret açığının kapatılmasına yardımcı olabilir.

Devalüasyon Neden Yapılır? 

Devalüasyon, hükümetler tarafından ticaret açığını dengeleyebilmek için yapılır. Böyle bir durumda devletin satın alma gücünün azaltılması gerekir. Böylece ülke kendi mallarını ihraç ederek ekonomisini düzenleyebilir veya kötü etkilenen ekonomide bir iyileşme sağlayabilir. 

Bazı durumlarda, “Uluslararası Para Fonu” olarak bilinen IMF’nin müdahalesi gerekebilir. Böyle bir durumda IMF, ilgili devleti devalüasyon yapmaya zorlayabilir. Devalüasyon sırasında, enflasyonun düşürülmesi ve ihraç edilecek malların yoğun talep gören ürünler olması gerekir. Devalüasyon, çoğunlukla ekonomik istikrarı olmayan ülkeler tarafından uygulanır. Eğer bir ülkede devalüasyon uygulanıyorsa, büyük olasılıkla ödemeler dengesinde açık bulunur veya ekonomik krizden bahsedilebilir. 

Devalüasyon Sonuçları Nelerdir?

Devalüasyon Sonuçları Nelerdir?


Devalüasyon yaşandığında birtakım sonuçlar ortaya çıkar. Devalüasyon sonuçları arasında en önce enflasyon yükselmesi ve faiz artışı gelir. Bu sonuçlar ekonominin yavaşlamasına neden olur. İthalatın pahalılaşması ve devletin satın alma gücünün düşmesi nedeniyle ülkeyi ihracata yönlendirir. Para arzı ve kıymet bedelinin birbirine eşitlendiği durumlarda yabancı para değer kazanırken, yerli para ise değer kaybeder. Devalüasyon, para biriminin değerinin düşürülmesi ile ihracatı daha rekabetçi hale getirir. Böylece küresel ticarette avantaj sağlanır. Ancak ithalat daha pahalı hale geldiği için halkın ithal ürünlere olan talebi azalır.

Devalüasyon ile ithal malların fiyatı yükselirken, yerli malların fiyatı daha uygun hale gelir. Devalüasyonun olumlu yönleri olsa da, negatif sonuçları da bulunur. Örneğin, Venezuela’da yapılan devalüasyon süreci doğru yönetilmediği için, ülkede enflasyon birkaç yıl içinde %500.000 gibi kontrol edilemez seviyelere çıkmıştır. İthalat ürünlerinin daha pahalı hale gelmesi, yurt içindeki üretimi daha az verimli hale getirebilir. Ayrıca bu durum talebin aşırı artmasına ve enflasyona yol açabilir. Enflasyon nedir sorusu ile ilgili bilgi alarak konu hakkında daha fazla detaya sahip olabilirsin.

Peki devalüasyon borsayı nasıl etkiler? Elbette olumsuz etkiler, ekonomik belirsizlikten dolayı borsaya da yansıyabilir. Faiz oranları, enflasyon, ekonomik büyüme gibi unsurlar da borsa piyasasını etkileyebilir.

Devalüasyon Faydaları Nelerdir? 

Devalüasyon süreci, devletlerin yapısı ve süreç yönetimine göre farklılık gösterebilir. Devalüasyon sürecinin ülkeler için bazı faydaları da olabilir. Bunlar: 

– Uzun ve kısa dönemde ele alınınca devalüasyonun ticari dengeyi geliştirdiği görülür. İyi yürütülen bir süreç bu durumun en önemli şartıdır.
– İhracat ve ithalat sırasında talepler farklı zamanlar için değişkenlik gösterir. Devalüasyon yapılmasının ardından, uzun dönemde ihracat ve ithalattaki ticaret dengeleri iyileşme gösterir. 
– Devalüasyon ile birlikte ülkeye gelen turist sayısı artar. Çünkü ilgili ülkede tatil yapmak turistler için çok daha uygun hale gelir. Ülkedeki uygun fiyatlar, turistlerin daha çok para harcamasını ve tatil yapma talebini teşvik eder. 
– Devalüasyon ihracatı artırır. Böylece ülke ihracatı daha rekabetçi hale getirir. Eskiye göre daha düşük para birimi, ülkenin ihracat edilebilecek mallarının diğer ülkelere göre daha uygun olmasını sağlar.

Devalüasyon Ne Zaman Oldu? 

Devalüasyon, Türkiye’de çeşitli dönemlerde ekonomik zorluklarla başa çıkmak amacıyla uygulanmıştır. Devalüasyon ne zaman oldu sorusuna ilk yanıt, 1946 yılında, Recep Peker döneminde yapılan uygulama verilebilir. 15. Türkiye Hükümeti tarafından II. Dünya Savaşı’nın getirdiği ekonomik zorluklar nedeniyle devalüasyon yapılması kararı alınmıştır. “7 Eylül Kararları” olarak da bilinen bu devalüasyon ile 1946 yılında Türk lirası yaklaşık %40 değer kaybetmiştir.

1958 yılında, Demokrat Parti iktidarı döneminde 4 Ağustos’ta “İktisadi İstikrar Tedbirleri” uygulanmıştır. Bu dönemde Türk lirası %220 gibi büyük bir oranda değer kaybetmiştir. Bunun sonucu 1 Amerikan Doları 9 Türk lirasına eşit olmuştur.

Süleyman Demirel başbakanlığında yönetilen 32. Türkiye Hükümeti, 10 Ağustos 1970 tarihinde devalüasyon yapma kararı almıştır. Ağır bir devalüasyon yaşanan bu dönemde Türk lirası %70 oranında değer kaybeder. 1970’li yılların sonlarında devalüasyonlar yılda birkaç kez “ayarlama” adı altında yapılmıştır. 1979 yılının Nisan ayında %30, Temmuz ayında ise %88’e yakın oranlarda Türk lirası değer kaybetmiştir.

24 Ocak 1980 kararları kapsamında açıklanan durum, %33’lük bir devalüasyon öngörmüştür. Bir Amerikan Doları 1980’de 90 TL, 1981’de 133 TL, 1982’de ise 191 TL’ye ulaşmıştır. Döviz kurundaki belirsizlik, faizlerin artmasına ve toplumsal krizlerin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. 

1994 ekonomik krizinde ise Başbakan Tansu Çiller tarafından açıklanan “5 Nisan Kararları” ile Türk Lirası %38 değer kaybetmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir